26 Temmuz 2013 Cuma

Rüzgar Gibi Geçti: Savaşın ortasındaki büyük aşk

Margaret Mitchell’in Pulitzer Ödüllü romanı Rüzgar Gibi Geçti, orijinal adıyla ‘Gone with the Wind’ yayımlandığı günden itibaren çok yüksek tirajlara ulaştı. Hollywood’da 1939 yılında sinemaya uyarlanan Rüzgar Gibi Geçti, tüm dünyada kapalı gişe oynayarak hasılat rekorları kırdı.


Rüzgar Gibi Geçti, 1861 yılında Amerika’nın Kuzey ve Güney devletleri arasında patlak veren Ayrılık Savaşı boyunca yaşananları konu edinir.
Tara’da yaşayan Scarlett O’Hara, Oniki Meşeler Çiftliği'nin varisi Ashley Wilkes'e aşık olduğunu düşünür. Ashley ise kuzeni Melanie’yle evlenmeye karar vermiştir.

Ashley, çiftlikte düzenlenen bir partide Scarlett’i reddedince genç kız kırılan onurunu kurtarmak için Charles Hamilton’la acele bir evlilik yapar. Derken Kuzey-Güney Savaşı patlak verir, Hamilton savaşta ölür.

Tara'nın vergilerini ödeyemeyen Scarlett, kız kardeşinin nişanlısı Frank Kennedy’le evlenir. Frank’in ölümüyle Scarlett bir kez daha dul kalır. Ashley’e duyduğu gizli ilgiyse her geçen gün büyümektedir.

Sunacağı maddi refahı düşünen Scarlett, Rhett Butler’le üçüncü evliliğini yapar. Kızları Bonnie’nin ölümü, Scarlett’le Rhett’in evliliğinde büyük yaralar açar. Bu sırada Melly de ağır bir hastalığın pençesindedir.  

Rhett Scarlett’i terk eder, Melly’nin ölümüyle Ashley Scarlett’e kalır. Scarlett ise gerçekte Rhett'e aşık olduğunu fark etmiş ancak çok geç kalmıştır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder