7 Nisan 2014 Pazartesi

Halide Edib Adıvar, “Yedi yüz senelik tarihin ağlayan minareleri altında yemin ediniz!”

Halide Edib (1882-1964) kadının arka planda olduğu yıllarda erkeklerle aynı saflarda düşünür, düşüncelerini kaleme alır. Cephede savaşır, hastabakıcılık yapar. Ordudaki çalışmaları nedeniyle önce onbaşılık sonra çavuşluk rütbelerini kazanır. Bu yüzden “Halide Onbaşı” olarak da anılır.

Halide Edib’in babası Mehmet Edib Bey’dir. Annesi Bedrifam Hanım, genç yaşta ölünce Halide Edib anneannesi ile büyükbabasının yanında büyür. Amerikan Kız Koleji’ni bitiren ilk Türk kızıdır. Koleji bitirir bitirmez matematik öğretmeni Salih Zeki ile evlenir. İlk romanı Heyula’yı, “Halide Salih” adıyla yazar. 

Halide Edib Adıvar

Halide Edib, 1916 yılında Beyrut ve Şam’a giderek buradaki okul ve yetimhanelerle ilgilenir. Salih Zeki’nin ikinci eş talebiyle 1910 yılında eşinden ayrılır. Bundan böyle yazılarına babasının adıyla imzasını atacaktır: “Halide Edib.” 

Türkiye’nin ilk kadın derneklerinden Teali-i Nisvan (Kadınları Yükseltme) cemiyetinin kurucularından olan Halide Edib, kadınların farklı alanlarda yetişmeleri için kurslar düzenler. 1917’de Dr. Adnan Adıvar ile evlenir. 1919’da İzmir’in işgaliyle birlikte ateşlenen protesto mitinglerine katılır. Özellikle Sultanahmet mitinginde yaptığı konuşma hatıralardadır:
“Türkiye’nin istiklal ve hayat hakkını alacağı güne kadar hiçbir korku, hiçbir meşakkat önünden kaçmayacağız. Yedi yüz senelik tarihin ağlayan minareleri altında yemin ediniz!”

Sakarya Savaşı’ndan sonra cepheye katılır. Amerika ve Hindistan’da verdiği konferanslar dünyada tanınmasını sağlar. 9 Ocak 1964’te hayatını kaybettiğinde ardında Handan, Ateşten Gömlek, Kalp Ağrısı, Vurun Kahpeye, Sinekli Bakkal gibi sayısız eser bırakmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder