İskender’den
Jül Sezar’a, Fatih’ten Napolyon’a kadar tarihte adı geçen kahramanlar hep erkek
iken savaş meydanında ordusuyla savaşan bir kadın var: Tomris Hatun.
Özellikle
Türkistan bölgesinde efsaneleşmiş Tomris Hatun bir Türk. Milattan önce altıncı
yüzyılda yaşamış. Asıl adının Demir olduğu sanılıyor. Ancak bazı tarihçiler
adını Tomiris ve Demurus olarak yorumladıkları için daha çok Tomris olarak
tanınıyor.
Ünlü
tarihçi Herodot’un sözünü ettiği Tomris, tarihteki ilk kadın hükümdar. Yaşadığı
yıllar, Türkler ile Ahameniş İmparatorluğu arasında gerilimin çok yüksek olduğu
bir dönem. Ahameniş İmparatorluğu, Antik İran'da kurulan ilk Pers devleti.
Perslerin hırslı hükümdarı Büyük Kiros, fetih hareketlerine girişmiş. Fethetmek
istediği yerler arasında Türk bölgeleri de var.
Tüm
saldırgan politikalara karşın Tomris barışçıl bir siyaset izliyor. Rakibinin kadın
olduğunu ve savaşmaktan kaçındığını gören Büyük Kiros ise bunu korkaklık olarak
algılıyor. Sınır ihlallerini artırıyor, akınları saldırılar izliyor. Persler
saldırdıkça Türkler tarlalarını yakıp geri çekiliyor, gerekmedikçe savaşa
girişmiyor.
Büyük
Kiros, bir süre sonra Tomris Hatun’a haber gönderip “Ülkenle birlikte
yönetimime geçersen bu saldırılar son bulur” diyerek evlilik teklif ediyor. Teklifi
reddeden Tomris, ülkesinin bağımsızlığını korumak üzere savaşmaya karar veriyor.
İlk
saldırılarda Türklerin öncü kuvvetleri yeniliyor ve Tomris’in oğlu öldürülüyor.
“Kana susamış Kiros! Güneşe yemin ederim ki seni kanla doyuracağım!” sözleriyle
yemin eden Tomris, savaş meydanına çıkıyor.
Büyük
Kiros’un ordusunda 56 bin asker ve savaş için özel eğitilmiş vahşi köpekleri
var. Tomris’in 13 bin askerden oluşan ordusunun 8 bini kadın.
Tomris,
uygun bir alan seçip Kiros'un ordusunu beklemeye başlıyor. İki ordu aralarında
birkaç kilometre kalacak biçimde mevzileniyor. Ok atma, at binme, kılıç ve
savaş arabalarını kullanmakta üstün olan Tomris’in ordusu Kiros’un ordusunu bozguna
uğratıyor. Ve Kiros savaşta öldürülüyor.